Netflix abonelerine sesleniyorum...

     Yılmaz Erdoğan’ın, Organize İşler Sazan Sarmalı’nı Netflix’e satması sonrasında ortalık karıştı. Kimisi bu hamleyi destekledi. Kimisi bu hamlenin sinemanın sonunu getireceğini söyledi. Peki bu konu muhatabına, yani seyirciye soruldu mu? 

     O yüzden Netflix kullanıcısına sesleniyorum. Gerçi kullanıcı derken de kaç kişiye sesleniyorum onu da bilmiyorum. Şirket, abone sayılarını açıklamıyor. Neden açıklamıyor? Buna anlamlı bir açıklama da getiremedim. Elbette pazarlama ile ilgili bir stratejileri vardır. Bu konuda bilgisi olan varsa yazsın yorumlara. Hepimiz bilgi sahibi olalım. 

     Neyse yazıya devam edelim. Eyy Netflix kullanıcısı. Sen bu konuda ne düşünüyorsun? Organize İşler Sazan Sarmalı Netflix’de yayınlanmaya başladıktan sonra ne yaptın? Yine de filmi sinemada mı izlemeyi tercih ettin? Yoksa, “Hazır ayağıma gelmiş. Sinemaya gitmeye gerek yok. Evimde yayıla yayıla izleyim” mi dedin?

     Bu yazıyla beraber küçük çaplı bir anket yaparken aklıma şu da geldi. Acaba Netflix’in kendisi de böyle araştırma yaptırıyor mu şirketlere? Film Netflix’de yayınlanmadan önce ve yayınlandıktan sonra firmaya bakış nasıl değişti? Filmin platformda yayınlanmaya başlamasından sonra abone sayısında artış meydana geldi mi? 

     Genel olarak Türkiye’de firmaya bakış pozitif mi negatif mi? Bak küçük bir anket daha yapalım o zaman. Evinde Netflix olmayanlara soralım mesela. Sizin firmaya bakışınız ne bu son yaşananlardan sonra. 

     Bende de yok. Ben görüşümü açıklayayım: Ben sempati duyuyorum. Ama almayı düşünmüyorum. Çünkü o kadar çok film ve dizi izleyen biri değilimdir. O yüzden tercihim değil. Ama bu işe yatırım yapması. Kendi sinema filmlerini yapması. Bir şeyler yapıyor adamlar. Dizileri hep konuşuluyor son dönemlerde. Platform denilince ilk akla o geliyor.

     Hepsi iyi güzel de. Devamlı içerik üretme işini nasıl yapacak? Milleti alıştırdılar. Devamlı yeni diziler, yeni filmler bekleyecek herkes. Beklemekle kalmayacak. Aynı kalitenin de devamını isteyecek. Şimdilik sorun yok gibi. Eğer devamlı içerik üretme işine çözüm bulabilirse şirketin geleceği çok parlak. Ülkemizde de abone sayısında da çok iyi yerlere geleceklerini düşünüyorum. Netflix’in genel olarak ve ülkemizdeki geleceği hakkında siz neler düşünüyorsunuz?

Netflix ile ilgili diğer yazılarımı buradan okuyabilirsiniz.

Foto kaynak: https://www.pexels.com/photo/four-women-sitting-inside-fendi-cinema-1649683/

Yılmaz Erdoğan, Netflix ile hangi ara anlaştı?

     Yılmaz Erdoğan, Netflix ile ne ara anlaşmaya vardı? Hiç böyle bir anlaşmadan da bahsetmemişti. Sessiz sedasız bir anda Netflix’de gördü herkes filmi. Bir anda bomba patladı. Şu anda ortalık karışık. Bir dünya soru var herkesin kafasında. Sabahtan beri internet sitelerini takip ediyorum. En son bu konuda ne yaşandı kaçırmak istemiyorum çünkü. Olayın birkaç yönü var. Önce mısır tartışması. 

     Sinema işletmecileri ve yapımcılar arasındaki. Günlerce bu tartışıldı. Yapımcılar bir şey söyledi. Sinema işletmecileri bir şey söyledi. Ama değişen bir şey yoktu. Tıkandı kaldı. Neyse ki devlet araya girdi. Yeni bir düzenleme yapıldı. Yapımcılar bu düzenlemeden memnun kaldı. En azından Birol Güven öyle açıkladı. “Birol Güven’in ne alakası var?” diyenler olabilir. Kendisi Televizyon ve Sinema Film Yapımcıları Meslek Birliği Başkanı. Bu konularda en başta görüş bildirmesi gereken kişi.

     Yılmaz Erdoğan da o düzenlemeye kadar bu konuda elinden geleni yaptı. Yapımcıların haklarını sonuna kadar savundu. İşte olay tam da burada kopuyor. Bu kadar biletler için uğraşmışken Netflix ile anlaşma nereden çıktı? Bilet, yapımcılar için bu kadar hayati derecedeyken ve bunun için günlerce konuşmuşken, çaba göstermişken şimdi bu yapılanı nasıl değerlendireceğiz? Film Netflix’de gösterilmeye başlandığından beri herkes konuştu. Açın bakın internete. Ama bir kişi konuşmadı.

     Yılmaz Erdoğan. Ve bu saat olmuş hala bir açıklama yok. Hiçbir gazeteci merak etmiyor mu? Hiç biri arayıp böyle böyle bir durum var ne diyorsunuz diye sormadı mı? Herkes ne diyeceğini beklerken gazete ve televizyonlar neden peşinden koşmuyorlar anlamıyorum. 

Hadi medya tarafı böyle. Peki niye kendisi bir açıklama yapma gereği duymuyor? Medyada olanı biteni görmüyor mu, duymuyor mu? 

İkinci bir konu ise ne zaman Netflix ile anlaşma yaptığı. Medyatava’dan Canan Kaya’nın yazdığına göre film vizyona girmeden anlaşma yapılmış bile. Anlaşmaya göre film vizyona girecek, 6 hafta sonra da Netflix’de yayınlanmaya başlayacaktı. Ama yapımcılar ve işletmeciler arasındaki yaşananlar nedeniyle film 1 şubatta vizyona girdi. Böyle olunca da anlaşma gereği daha film vizyondayken aynı zamanda Netflix’de de yayına girmiş oldu.

      Ve ortaya bu durum çıktı. Bu durum Netflix yetkilileri ile görüşülerek vizyondan çıktıktan sonraki tarihe ertelenebilir miydi bilmiyorum. Herhalde bunu görüşmüşlerdir diye de düşünüyorum açıkçası. Bakalım Yılmaz Erdoğan neler diyecek?

Yılmaz Erdoğan ile ilgili diğer yazılarım için buraya tıklayabilirsiniz.

Foto kaynak: https://unsplash.com/photos/VbGYLwHnw88

Netflix gidiyor mu, kalıyor mu?

     Netflix, Türkiye’den çekiliyor diye bir iddia düştü gündeme. Bu son çıkan denetleme nedeniyle.

     RTÜK’e lisans için başvuruda bulunmamış. Doğal olarak sosyal medyada bu iddia aldı yürüdü.

     Bu haberi ilk duyduğumda, “Adam yapar tabi. Bizden başka hangi ülkede böyle bir şeyle karşılaşmış ki?” dedim.

     Akşam servisle eve gelirken gündeme tekrar baktığımda Netflix sosyal medya hesabından esprili bir paylaşım yaparak Türkiye’den çekilmeyeceğini açıklamış.

     Sosyal medya hesaplarını çok aktif bir şekilde kullanıyor. İlgi çekici paylaşımlar yapıyor.

     Sadece o paylaşımları nedeniyle ayrı bir sempatim oluştu. Pazarlamayı iyi biliyorlar.

     Zaten bilmeseler dünyada bu kadar başarılı olamazlardı.

     İşin özü: Netflix’in gitmemesi sevindirici.

Foto kaynak: bgr.com

RTÜK Başkanı: "Netflix uyarıları dikkate alıyor"

     RTÜK Başkanı Ebubekir Şahin, Netflix ile ilgili konuştu. İyi ilişkiler içinde olduklarını ve Netflix’in uyarıları dikkate aldığını söyledi. Netflix’den yetişkin içerikler için pin kodu istenmiş ve platform bunu kabul etmiş. Bu pin kodu uygulaması ise dünyada bir ilkmiş.

foto kaynak: fanatik.com.tr

Minnoşlar filmini de yine talep doğrultusunda Türkiye kataloğundan çıkarmışlar. “Biz sansürcü ilan edildik ama film Amerika’da dava edildi” açıklamasında bulundu.

Arka Sokaklar, ilk olarak Netflix'de yayınlanmaya başlasaydı ne olurdu?

     Netflix, artık Türk dizileri de yapmaya başladı. İlki de bildiğiniz gibi Hakan: Muhafız’dı. Şimdi ikincisi de yolda. İkinci dizide Beren Saat olacakmış. Artık bir kere Türk dizileri yapmaya başladı ya. Gerisi gelir. Ama Netflix, dizilerinde fantastik, mistik ögelere yer veriyor. Beren Saat’in oynayacağı dizide Göbeklitepe, ana mekan olacakmış. Genelde bu tarz diziler izleniyor, evet. Ama bizim de bir dizi kültürümüz var. Dünyanın her tarafında izleniyor. Bu dizi kültürünü ekrana niye taşımayı düşünmedi Netflix? 

     İlk başta pat diye bizim dizilerden yap demek olmaz. Ama ilerleyen zamanlarda bizdeki potansiyeli görüp, bizim dizilerden birini ekrana taşıyabilir mi? Mesela İçerde’yi, Arka Sokaklar’ı düşünün. Alsın bunları koysun demiyorum. Sanki büyük kanallardan birine dizi yapıyorlarmış gibi yaptıracak yapımcılardan birine. Sonra koyacak. Acaba nasıl olurdu o zaman? Yabancılar nasıl tepkiler verirdi?

Foto kaynak: https://unsplash.com/photos/ngMtsE5r9eI

Netflix, Aşk kitabının haklarını satın aldı...

     Netflix’den bir bomba daha. Netflix, Elif Şafak’ın çok satan kitabı Aşk’ın haklarını aldı. Yani bu demek oluyor ki yeni bir dizi daha yolda. Yani Aşk kitabı diziye çevrilecek. Bunu şöyle de değerlendirebiliriz: Netflix, Türkiye pazarını çok sevdi. 

Foto kaynak: onedio.com

     Kitap, çok iyi bir kitap. Gerçekten o kitaba yakışır bir kalitede bir dizi olmasını bekliyorum. Olay daha yeni olduğu için, dizide kimler oynayacak, dizi ne zaman başlayacak bilinmiyor.

Kurtlar Vadisi, Netflix ile yeniden ekrana dönüyor...

     Kurtlar Vadisi yeniden başlıyor. Bu sefer televizyon kanallarından birinde değil.

     Dünyaca ünlü dijital platform Netflix’de.

     Pana film ile anlaşma sağlanmış. 2020 yılında tekrar yayınlanmaya başlayacak.

     Konuyla ilgili olarak da kısa sürede Netflix’in resmi açıklamayı yapması bekleniyor.

DİZİNİN ADI NE OLACAK?

     Yeniden başlayacak dizinin bu sefer ki adı Kurtlar Vadisi Kaos olacak.

POLAT’A KİM EŞLİK EDECEK?

     Yeniden başlayacak dizide yine Defne Samyeli’nin Necati Şaşmaz’a eşlik etmesi bekleniyor.

DİZİNİN ÇEKİMLERİ NE ZAMAN BAŞLAYACAK?

     Kasım ayı itibariyle dizinin çekimlerinin başlaması planlanıyor.

BU SEFER İŞİ SIKI TUTUYORLAR…

     Netflix, Behzat Ç.’den sonra Kurtlar Vadisi’ni de kaptırmak istemiyor. O nedenle işi sıkı tuttuğu söyleniyor.

     Polat Alemdar, dijital platformda ne yapacak bakalım?

Foto kaynak: finansgundem.com

Netflix iş ilanı...

     Netflix, İstanbul’da açacağı ofis için iş ilanı yayınlamış. O ofise yönetici arıyormuş. Ya kardeşim nereden geliyor aklınıza böyle sempatik şeyler. Adamlar eleman alacak.

HOŞUMUZA GİDECEK AÇIKLAMALAR…

     Onun bile haber olmasını sağlıyorlar. CEO da demiş ki: “Muhteşem bir kent olan İstanbul’da ofis açacak olmaktan dolayı gururluyuz” Bizim gönlümüzü alacak açıklamalar da yaparlarmış.

foto kaynak: unsplash.com

HER ÜLKEDE BÖYLE Mİ ACABA?

     Adamlar her attıkları adımla insanları kendilerine bağlıyorlar. Acaba her ülkede böyle sıcak bir kampanya yürütüyorlar mı ki?

DENEYİMLİ ELEMAN DEMEYEYDİN İYİYDİ…

     İş ilanlarındaki olmazsa olmaz kriterlerden vazgeçmemişler. En az 5 yıllık deneyim istiyormuş. Sen de mi Netflix? İnsan hiç olmazsa amatör de olsa kabulümüzdür. Önemli olan iş heyecanı, yaratıcılık falan der.

Siz de mi Netflix'cisiniz?

     İnternet platformu deyince akla hemen o geliyor. Kendi yaptığı dizileri dışında filmleri bile var. Bizim Muhammet de Netflix’cilerden. Adam tam bir film ve dizi aşığı. Her sabah sorarım ona. “Dün akşam ne filmine ya da dizisine baktın?” diye. “Valla hacı abi ismini hatırlamıyorum ki” der. Adam ne film olursa izlediği için isimlerini hatırlamamasına takmıyorum o yüzden. 

     Adam anlatır. “Şöyle şöyle oluyor filmde” der. Netflix’i öve öve bitiremez. Hatta bana da iki dizi önerdi. Birisi, Fringe diye. Bilim kurgu dizisi.  Diğeri de The Last Man on Earth. Bir adam dünyada yalnız başına kalırsa ne yapar? Onun cevabı vermiş bu dizi. Komedimsi gibi. Ee söyleyin bakalım. Siz de mi Netflix’ci misiniz?

Netflix, koronavirüse rağmen dizi çekimlerine devam ediyor mu?

foto kaynak: youtube.com

     Merak ettiğim konulardan biri: Netflix hala dizi ve film çekimlerine devam ediyor mu? Koronavirüs nedeniyle dizi setleri ara vermeye başladı. Herkes eve kapanınca Netflix’den medet umar oldu. Şimdi elinde kalan bölümleri mi yayınlıyor yoksa hiç virüse falan aldırmadan yeni bölümler mi çektiriyor?

Netflix'deki Minnoşlar dizisi pedofiliyi özendiriyor iddiası...

foto kaynak: unsplash.com

     Netflix’deki Minnoşlar dizisinin pedofiliyi özendirdiği söyleniyor. Bu durum dün gecenin en çok konuşulan konularından biriydi Twitter’da. Hatta bakanlık konuyla ilgili RTÜK’e başvurdu. Bu diziyle ilgili sadece bizden değil dünyanın çeşitli ülkelerinden de tepki gelmiş. Şimdi gözler RTÜK’te. Bakalım diziyle ilgili nasıl bir karar verecek? Siz bu iddialar için ne diyorsunuz?

Her yerde, Squid Game dizisi konuşuluyor...

     Şu anda herkesin dilinde Squid Game dizisi var. İnstagram’da da neredeyse tüm paylaşımlarda bu dizi var. Netflix dizisi. Herkes bir anlamda Netflix reklamı da yapmış oluyor böylece. Bu dizi abonelik sayılarını arttırır. Ben izlemedim. Ben de Netflix yok. Gündemde olan bir dizi olduğu için yazmak istedim. Yazarak tarihe not düşüyoruz madem. “Bu da olmalı” dedim.

ÇOK YAŞLANMIŞ…

     Hatice Aslan, Fatih Altaylı’nın Bire Bir programına konuk oldu. Orada gördüm. Çok yaşlanmış. İsimden hatırlamayanlar olabilir. Ama, En Son Babalar Duyar dizisindeki Hülya dersem herkes hatırlayacaktır. Güzel günlerdi o dizinin olduğu zamanlar. O kadının yaşlanması, benim de yaşlanmam demek. O güzel günlerin biraz daha benden uzaklaşması demek. Belki de bu yüzden çok etkilemiştir beni yaşlanmış olması.

Cinayet Süsü filmi neden gündem oldu?

     Cinayet Süsü filmi neden gündem oldu? Google trendlere girdiğimde birinci sırada Cinayet Süsü filminin olduğunu gördüm. Tamam da neden? 

     Meğer film sinemadan sonra ilk kez Netflix’de yayınlanacakmış ondan. Yani yayın haklarını almış. Eğer evinizde Netflix varsa filmi izleyebileceksiniz. Film hakkında da kısa bilgiler vermek gerekirse. 

foto kaynak: milliyet.com.tr

     Filmin yönetmeni tanıdık bir isim. Leyla ile Mecnun dizisinin Mecnun’u olan Ali Atay yönetiyor. Kadro ise harika. Uğur Yücel, Binnur Kaya ve Cengiz Bozkurt desem. “Vavv kadro gerçekten harikaymış” dediğinizi duyar gibiyim. 

     Filmin konusuna gelince. Seri katili bulmaya çalışan cinayet büro ekibini anlatıyor. Tabi komik bir şekilde. Film ilk çıktığı zamanlar galiba bu kadar popüler olmamıştı. Bakalım Cinayet Süsü filmini beğenecek misiniz?

Netflix'in yaptığı iş hiç kolay değil...

     Netflix, 970 bin abone daha kaybettiğini açıklamış. Haberde detay yok. Ne olmuş, neden kaybetmiş, bunlar yazmıyordu. Ama şunu düşündüm: Netflix’in yaptığı iş çok zor aslında. Devamlı yeni içerik üreteceksin. Bu ürettiğin içerikler de çöp olmayacak, kaliteli olacak. Hepsi kaliteli olmasa bile, yaptığın birkaç içerik ses getirecek, platformu alıp yürütecek. Mesela, Squid Game gibi.

CÜBBELİ AHMET HOCA BU SEFER GÜLDÜRMEDİ…

     Yıllar sonra Cübbeli Ahmet Hoca, Teke Tek’e çıktı dün akşam. Bu sabah baktığımda program YouTube trendlerde 4’üncü sıradaydı. Programın izlediğim kısımlarında hiç gülmece falan yoktu, eski programlardaki gibi. Çok önemli konulara değindi. Bazı aşırı dini grupların ülkemizi karıştırmak istediklerin falan bahsetti. Birileri bahsettiği konular hakkında bir şey yapmalı, önlem almalı muhakkak.

BİZİM OYUNCULARIMIZ AVRUPA VE AMERİKA’DA YAPAMIYOR…

     Dizilerde oynayan kadın oyuncularımızdan biri Avrupa’ya açılmak istediğini söylemiş. Bizim oyuncularımız açılamıyorlar maalesef. Dizilerimiz açılıyor bak. Hem de baya ses getiriyor. Ama bir oyuncumuz gidip Avrupa veya Amerika’da çok önemli yerlere gelemiyor. Genlerimizde bu yok gibi. Biz ülkemizden dışarıda bir şeyler yapamıyoruz. Oraların kültürüne ayak uyduramıyoruz.

ELON MUSK YİNE ACAYİP BİR ŞEYLE GÜNDEMDE…

     Gün geçmesin ki Elon Musk kardeşimizden ilginç haberler gelmesin. Bu sefer de zihnini, bulut sistemine yüklediğini söylemiş. Bunu Webtekno haberleştirmiş. Haberin başlığında da “Şifresini unutmasa bari” demişler. Seviyorum Webtekno’nun böyle başlıklarını. Eğlenceli oluyor. Kim bilir daha ne enteresanlıkları vardır Elon kardeşimizin de açıklamıyordur.

Netflix ve eş cinsellik...

*Bir arkadaşımla konuştuk. Netflix’te ne zaman film izlese - türünden bağımsız olarak söylüyor- karşısına hep eş cinsel sahneler çıkıyormuş. Demek ki Netflix için söylenen şeyler de haklılık payı varmış.

*Real Madrid’e giden Arda Güler daha forma giyemeden sakatlandı. 4-5 ay sahalardan uzak kalacakmış. Nazar değdi çocuğa arkadaş.

*Latife Tekin’in, Ormanda Ölüm Yokmuş kitabına başladım. 50 sayfa okudum. Sarmadı beni, bıraktım.

*Komşulardan biri aşure dağıtıyormuş ev ev. Bize de getirdi.

*Markete gittiğimde bir adam telefonla evdekilere hangi dondurmalar var onu gösteriyordu. Pazar günü için dondurma keyfi zamanıydı anlaşılan. Ben de fotoğraf çekip atıyorum evdekilere. “İstediğiniz şey bu mu?” diye.

*Bugün Twitter, üçüncü sayfa haberleri gibiydi. Yurdun dört bir yanından silahla birbirlerini öldüren insanların haberleri vardı. Aga şu silah işine bir el atılmalı. Önüne gelene silah verilmemeli. El altından silah edinmenin önüne geçilmeli.

*Soğuk kahve bana göre değil. Belki de hep kötüleri denk geldi, bilmiyorum.

*Coca Cola, 45 lira olmuş. Zamlar roket takmış gibi.

*Telefonun hemen şarjının bitmesine sinir oluyorum. Ama telefon da haklı kardeşim. Elimizden düşmüyor ki.

*Oğuzhan Uğur, ortak olduğu GAİN platformunda dizi yapacakmış. Çok iddialı. “Dünyayı sallayacağız” diyor. Ben böyle kendinden emin ve biraz da sanki böbürlenme kokan açıklamalara soğuğum.

*Tüm bilinen kişisel gelişim klişelerinin karşısında bir video izlemek ister misiniz? Haluk Tatar’ın en aptalca 17 tavsiye YouTube videosunu izleyebilirsiniz.

Disney Plus, Netflix gibi platformlar daha ne zamana kadar var olabilirler?

Netflix, Disney Plus ve diğerleri. Daha ne zamana kadar yaşamlarını devam ettirebilirler. Devamlı içerik üretmek zorundalar. Ve bu içeriklerden en az birkaç tanesi ses getirmeli. Her zaman ses getirecek proje yapabileceklerinin garantisi yok. Açıkçası sonları nasıl olacak ve bu hikaye nereye kadar devam edecek ben de merak ediyorum.

YENİ YIL HEDEFLERİ BELİRLEMEDİM KENDİME…

Yeni yıl geliyor. Yeni yılın gelmesinden dolayı heyecanım var. Ama eskisi gibi hedefler koymuyorum artık kendime. “Bu yıl şunu yapacağım, bunu yapacağım” gibi şeylerle geçirmiyorum günlerimi.

FOX TV, BİR TÜRLÜ DİZİLERDE BAŞARI ELDE EDEMİYOR…

Dün akşam Fox TV’de, yeni başlayan Hayatımın Şansı dizisini izledik. Pek öyle alıp götürecek bir dizi değil. Zaten reytinglerde de 10’uncu olmuş. Fox’un dizilerden yana şanssızlığı var.

WEDNESDAY’IN HANGİ ÖZELLİĞİNİN BEN DE OLMASINI İSTERDİM?

Wednesday gibi umursamaz olmayı isterdim. Bana söylenen her şeye kafa yormazdım böylece.

ÇEKİCİ OLMANIN KURALI: UMURSAMAZ OLMAK MI?

Nedense kimseyi umursamayan insanlar daha da çekici geliyor insanlara.

HER KİTAPTA ÖZELLİKLE BUNUN ALTINI ÇİZMELERİNİN NEDENİ NE?

Peyami Safa kitaplarında, “Yazarak geçimini kazandı” diye bir ifade var hep. Neden özellikle her kitabında bunu vurgulamaya ihtiyaç duymuşlar ki?

OĞUZHAN UĞUR’UN, PROGRAMINA GELMESİNİ İSTEDİĞİ KİŞİ…

Oğuzhan Uğur, Katarsis programına konuk olmuş. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın programa gelmesini istediğini söylemiş. Öyle bir şey olsa var ya Türkiye’nin en çok izlenen YouTube videosu olur.

 

Kıvanç Tatlıtuğ, Netflix'te...

 

foto kaynak: hurriyet.com.tr

     Kıvanç Tatlıtuğ’u da Netflix ekranlarında görmeye hazır mıyız? Kendisini ilk defa bilim-kurgu dizisinde izleyeceğiz. Kod Adı Denizaltı, isimli dizinin yönetmeni ise Tolga Karaçelik olacak.

Hayattan notlar 16...

İYİ REKLAM OLMUŞ…

     Netflix, İstanbul’un farklı yerlerine afişler astırmış. Afişlerde, “Şimdi onlar alt yazılı izlesin.” yazıyormuş. Türk dizileri ve filmleri aynı anda 190 ülkede yayınlanacakmış. Netflix’in reklam departmanının  başında kim varsa, onu kutlamak gerekir. Bir haber ancak bu kadar güzel verilebilirdi.

foto kaynak: unsplash.com

İLK YILBAŞI PROGRAMI…

     Yılbaşı programı olarak ilk gördüğüm Çok Güzel Hareketler Bunlar 2 oldu. Skeçten çok şarkı dinleyeceğiz gibi. Bilmem kaç tane şarkıcı gelmiş programa.

BU SEFER DE GAZ MASKESİ TAKACAĞIZ…

     Gün gelir korona bitebilir ama biz yine de maskelerden kurtulamayabiliriz. Eğer hava kirliliği böyle giderse gün gelecek ve dışarıya bu sefer de gaz maskesiz çıkamayacağız.

 

Murder Mystery, Netflix açılış rekorunu kırdı...

     Başrollerinde Adam Sandler ve Jennifer Aniston’un oynadığı Murder Mystery yani Türkçe anlamıyla Cinayet Gizemi filmi şu ana kadar Netflix’de en iyi açılış yapan film oldu. 14 Haziran’da gösterilmeye başlanan film, ilk üç günde 30 milyondan fazla hesap tarafından izlendi. İki tanıdık yüzü bu filmde görmek çok güzel. Fragmanı da izledim. Fragmana bakarak eğlenceli olduğunu söyleyebiliriz. 

     Bakmayın isminde cinayet geçtiğine film, komedi kategorisinde yer alıyor. Konusuna gelirsek: Çiftimiz bir yat davetinde işlenen cinayetler sonrasında kendilerini baş şüpheli olarak bulurlar. Cinayetler çiftimizin üzerine yıkılmak istenmektedir anlayacağınız. Peki çiftimiz bu durumdan nasıl kurtulacaklardır? Bu kadar insan izlediğine göre güzel olsa gerek diye düşünüyorum. Aranızda izleyenler varsa yorum bölümüne görüşlerinizi alabiliriz.  

Foto kaynak: https://www.youtube.com/watch?v=5YEVQDr2f3Q

Şevket Çoruh'un yeni dizisi...

      Şevket Çoruh, geçtiğimiz günlerde Arka Sokaklar’dan ayrılmıştı. Bu ayrılıktan sonra bir süre ekranlara ara vereceğini düşünmüştüm. Sadece tiyatro ile bu süreyi geçirebilirdi.

     Ama düşündüğüm gibi yapmamış ve hemen yeni bir diziyle anlaşmış. Bir Netflix dizisiyle karşımıza gelecekmiş Şevket Çoruh.

     Afşin Kum’un aynı adlı eserinden Sıcak Kafa dizisinde oynamış. Dizi 2 Aralık’ta yayınlanacakmış.

     Dizide başka kimler var derseniz. Hazal Subaşı, Kubilay Tunçer, Tilbe Saran, Özgür Emre Yıldırım, Hakan Gerçek, Gonca Vuslateri, Barış Yıldız, Erdem Akakçe, Furkan Kalabalık, Arda Anarat, Cüneyt Uzunlar, Şebnem Hassanisoughi varmış.

SICAK KAFA KONUSU…

     Beklemediğim tarzda bir konu ile karşı karşıya olduğumu söylemek durumundayım. Enteresan bir konusu var.

     Türkiye’de bir salgın başlıyor. “Korona daha yeni yeni biterken bu ne salgını arkadaş şimdi?” dedirten bir durum oldu bu benim için.

     Bu salgın başka salgın. “Abukluk” salgını. İsmi de çok sıradan geldi bana.

     Bu salgına yakalananlar saçma davranıyorlar ve saçma söylemler içinde oluyorlarmış.

     Fragman da, “Konuşarak ve kulaktan kulağa yayılan bir delilik hastalığı” olarak geçiyor.

     Buna yakalanmamak için millet kulaklık takıyor. Büyük, müzik dinleme kulaklığı ve onlarla hiç konuşmuyorlar.

     Yine kitap için yapılan açıklamalardan birinde, “Konuşma yoluyla, zihinden zihne bulaşarak yayılan bir hastalık” olarak geçiyor.

AFŞİN KUM KİMDİR?

     İsmini ilk duyduğumda kadın bir yazar zannetmiştim. Meğer erkekmiş. Daha önce adını hiç duymamıştım.

     İki tane romanı varmış. Biri bu dizisi yapılan Sıcak Kafa 2016 yılında çıkmış. Diğeri ise Kübra adlı kitabı. O da 2020 yılında çıkmış.

BU TARZ DİZİLER OLMUYOR DİYENLERE…

     Bu dizi yabancı bir yapım olsa, “Vayy be, izlenir” derdi büyük bir kitle.

     Ve böyle dizilerin biz de yapılmamasından şikayet edilip durulurdu. İşte tam bu kitlenin arayıp durduğu gibi bir dizi işte.

     Onlara da hak vermiyor değilim. Biz de böyle bilim kurgu dizileri olmaz.

     Ama Netflix sayesinde artık bilim kurguya yönelecektir bizim dizi sektörü. Tıpkı bu dizi gibi.

     Bu arada fragmanı da yayında. “Nasıl bir şeymiş bakalım bu dizi?” diyerek fragmanı izleyebilirsiniz.