Powered By Blogger

10 Mart 2016 Perşembe

Kitap okuyacak vakit bulamıyor musunuz?

      Otobüslerde kitap okuyanları gördükçe imrenirim. Ama ben okuyamıyorum işte. Hemen bir mide bulantısı başlıyor. Kendimi kötü hissediyorum. Benim gibi olanlar var biliyorum. Televizyonda röportaj yapılmıştı ordan duydum. Aslında insan isterse her yerde kitap okur. Benim gibi mideniz bulanmıyorsa buna otobüsler de dahildir. Geçen bir tane yazıda kitap okuma alışkanlığı kazanmak için devamlı yanınızda bir kitap olsun, bir kitap taşıyın deniyordu. Bence çok mantıklı. Zira gün içinde boş vaktimiz oluyor. O boş vakitlerde yanımızda bir kitap olursa, açıp okuruz diye düşünüyorum. Gerçi müzik dinlemek daha çok tercih ediliyor gördüğüm kadarıyla. Özellikle otobüste. Birkaç kere şahit oldum. Hemen oturur oturmaz kulaklığa saldıranlar var.
                                            İSTEMEK ÖNEMLİ
       Sadece otobüste değil bu durum. Sokakta yürürken de çoğu zaman kulaklıklı insanlar görüyorum. Kulaklıklarla bu kadar haşır neşir olmak hiç de iyi değil. Özellikle kulaklarımız için. Tekrar kitap okumaya dönersek. Bahsettiğim yazıda gün içerisinde ne kadar boş zamanlarımız var onları anlattı. Yazıyı okuyunca, “Ne kadar da çok vaktimiz oluyormuş” dedim. Hemen elime bir kitap alıp okuyasım geldi. O kadar iyi, motive edici bir yazı olmuş. Sadece kitap okuma özelinde değil, her şeyde, ne olursa olsun istemek gerekiyor. İsteyen bir şekilde yolunu buluyor çünkü. Tabi istemek için de okumanın tadını biraz da  olsun almak gerekir. O yüzden küçük yaşlarda kitap okuma alışkanlığı kazanmak çok önemli ya.
                                        Kitaplar, Öğrenci, Çalışma, Eğitim
                            KİTAP OKUMAK ASOSYALLİK DEĞİLDİR
        Kitap okumak aslında sosyal bir faaliyettir. Film izlemek, konsere gitmek gibi. Filmi neden izleriz? Bir duygu beklentisi ile gideriz filme. Ya güleceğizdir ya ağlayacak. Ya da sevdiğimizle romantizmin doruklarına çıkacak. Bir duyguya talibizdir o yüzden gideriz. Kitabın da aslında bir filmden farkı yoktur. Nasıl bir duygu yaşamak isterseniz onu yaşatır size. Mizahla örülü bir hikaye ya da roman, size gülmeyi vaat eder. Tıpkı bir komedi filmindeki gibi gülebilirsiniz, gülümseyebilirsiniz. Ama emek vermek gerekiyor işte. Yalnız kalmak. Ve o kitabı okumaya başlamak. Zaman ayırmak. “Arkadaşlarımla gezip tozmak varken niye tek başıma takılayım?” gibi bir soru soran olabilir aranızda.
                          KİTAP OKUYUNCA DAHA BİR SEN OLURSUN
       Kitap okumayı bir kenara bırakın şimdi. Her zaman ama her zaman insanın canı, arkadaşlarıyla takılmak istiyor mu? Hiç yalnız kalmak istemiyor musunuz? Yalnız kalmak da bir ihtiyaçtır. Ve kendi kendine bir şeyler yapmak ister insan. İşte kitap okumak da kendi kendine bir şeyler yapmaktır. Asla içine kapanmak,toplumdan soyutlanmak, asosyalleşmek değildir. Aksine yalnız kalmak, kitap okumak seni daha çok sen yapar. Daha bir mutlu, daha bir huzurlu olursun. Bu da demek oluyor ki: Arkadaşlarınla daha tatmin edici vakitler geçiriceksin. Kendini yenilemiş, yalnız kalma ihtiyacını gidermiş olarak.
                           BOŞ VAKİTLERDE KAÇ SAYFA OKURSUN?
      Bunu duymaktan çok sıkılmışsınızdır ama yine de söyleyeyim. Kitap okumak kendinizi ifade etmenizde kelime dağarcığınızı çoğaltarak size kolaylık sağlar. Bakmayın bu da çok önemli bir konu aslında. Çevremizde kendini iyi ifade edemeyen insanlar var. Bunların bazıları da üniversite mezunu üstelik. Konular derin. O yüzden şimdi ona da girmeyelim çıkamayız. Kitap okumak için gün içinde çok fırsatımız var. Hatta şunu da söyleyeyim de dışarıda boş zamanlarınızda kitap okumanın sağladığı faydayı da bilin. Bahsettiğim yazıdaki kişi kendine günlük 50 sayfa okuma hedefi koymuş. Ve şimdi sıkı durun. Bu 50 sayfalık hedefine akşam eve gelmeden ulaşıyormuş. İşte hepimize örnek. Bu harika bir şey. Ama şu da bir gerçek ki evde oturup sessiz, sakin bir ortamda okumanın zevki de ayrı tabi.

Foto kaynak:pixabay.com

Blog linki:yasamdanyazilar.blogspot.com

        

2 yorum:

  1. Çok güzel bir yazı.Kitap okumamanın bahanesi yoktur.Hatırlattığın için teşekkürler Cem :)

    YanıtlaSil