Powered By Blogger

10 Mart 2017 Cuma

Notlarım #7...

                    ANKARA LASTİĞİVARDI
     Biz çocukken Ankara lastiği diye lastik ayakkabılar vardı. Çok dayanıklıydı. Öyle hemen yırtılmazdı. Biz de çocuğuz. Devamlı top peşinde koşturuyoruz. O devamlı koşturmaya spor ayakkabı mı dayanır. Bir süre sonra yırtılmaya başlıyorlardı. Yırtılsa da top oynanamayacak hale gelinceye kadar çıkmazdı o spor ayakkabılar ayaklarımızdan. Artık paramparça olur, giyilemeyecek hale gelir, sonra atardık. Yine böyle ayakkabıların yırtıldığı dönemde ayakkabı bulamazsak, Ankara lastiği dediğimiz lastikleri giyerdik. Tabi spor ayakkabı gibi rahat olmazdı. Ama yine de işimizi görürdü.
                 HAYATIN KÖTÜ TARAFINI
                İZLEMEK İSTEMİYORUM
     Geçen hafta sonu Trt Müzik kanalında bir program izledim. Programda Trt arşivinden görüntülerle mizahi bir program yapılmış. Tabi o programlardaki kişilerle alay geçmeden. Makul mizah diyebileceğimiz bir tarz vardı. Mesela bir tanesinde Barış Manço, Emrah’ı konuk ediyor. Emrah, 23-24 yaşlarında falan. “Hala sana Küçük Emrah diyorlar mı?” diye sordu Barış Manço. “Yok abi çocukluk mu kaldı artık. Artık büyüdük” dedi. Böyle tatlı bir sohbetti işte. Ben Emrah’ın o acı dolu filmlerini izlemezdim. Tamam orada anlatılanlar yaşanmıştır. Bence yüzde yüz yaşanmıştır hem de. Ama dünyanın o kötü yüzünü görmek istemezdim. O yüzden hala haberlerde kaza haberlerini, cinayet haberlerini izlemem. O haberler çıkınca değiştiririm kanalı.

Ankara lastiği, dünyanın kötü yüzünü görmemek, Cem Yılmaz, Güldür Güldür Show, notlarım, güncel
                                   
              BU ADAM REKLAMDAYAPIYOR
     Cem Yılmaz’ın filmleri pek komik olmuyor kabul. Ama şunu kabul edelim. Adam iyi reklam yapıyor. Son Maximum kart reklamını izlediniz mi? Bu sefer lambanın cini oluyor. Her repliği komikti. Hele, “Benim bir pazarım var. Onda da çağırma” demesi harikaydı. İşte o reklamlardaki performansını filmlerinin genelini yayabilse, o işin altından da kalkacak. Ya zaten o işin altından kalktı da. Ben gişe anlamında diyorum. Bir Cem Yılmaz filmi de gişe rekorları kırabilir. Bugüne kadar en çok gişe yapan bir filmin altına imzasını atabilir.
            MORALİ BOZUKKEN İNSANLARI
                      YİNE DE GÜLDÜRMEK
     Şu an Güldür Güldür Show’a bakıyorum. Bir an düşündüm de. Bu adamların ve kadınların işi devamlı güldürmek. Ama insan devamlı aynı modda olamaz ki. Elbet moralinin bozuk olduğu, hayattan tat almadığı, canının hiçbir şey yapmak istemediği zamanlar olur. Peki bu gibi durumlarda bu adamlar ve kadınlar ne yapıyor? Bazen hiç konuşmak istemiyor insan. Yalnız kalmak istiyor. Sen bu haldeyken çıkacaksın prova yapacaksın. Sonra seyircinin karşısına çıkacaksın. O kadar insanı güldüreceksin. Peki o anlarda bu işi de sıradan bir iş gibi mi görüyorlar acaba. Yani ne olursa olsun sadece çıkıp işlerini mi yapıyorlar? Bazen an geliyor Güldür Güldür’ü izlemek istiyorum. Zevkle izliyorum da. Bazen de hiç tahammül edemiyorum. Hadi ben istemediğim zaman izlemem. Ya onlar oynamak istemedikleri zaman?

Foto kaynak: https://www.pexels.com/photo/man-person-vintage-sad-53408/

4 yorum:

  1. Güzel noktaları notlarına eklemişsin. Ankara lastiği hiç giymedim herhalde ben ama biliyorum. Cem YILMAZ'dan gişe rekorları film ben de bekliyorum ancak şu sıralar böyle bir projesi var mı bilmiyorum.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Arif ve 216 diye bir film çekmeye başlamıştı. Belki patlamayı bu filmle yapabilir. Yorum için teşekkürler.

      Sil
  2. Insan kendini korumak icin kotu haberlerden uzak kalmak istiyor. Ben de bazen cok kotu olaylari uzerinden birkac gun gectikten sonra ogrenme egiliminde olabiliyorum. Bazen herhangi bir haber sonrasi gunlerce kendime gelemiyorum. Bir sure uzak kalip soonra ayni moda donuyorum. Ulkede biri bitip biri basliyor. Tiyatrocular profesyonelce yaklasip islerini yapiyorlar. Mizahi kendine is edinenler hep bu sekildeler. Sosyal medyada da boyle. Onlar da olmasa iyice kaotik olucaz.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Kötü haberlere üstün körü bakıyorum. Sadece bilgim olsun diye. Derine inmiyorum. Böyle zamanlarda onlar sayesinde stres atıyoruz biraz. Yorum için teşekkürler.

      Sil