Bu yazarlar garip
insanlar. Yaşarken de, öldükten sonra da, garip istekleri oluyor. Her yazar, garip
olmak zorunda mı? Ya da her yazar, garip mi olur? Bu sorular da ayrı
cevaplanması gerekir. Bu konuyu nerden açtım derseniz. Devamlı takip ettiğim
edebiyat sitelerinde, Umberto Eco ile ilgili bir haber çıktı. Siz de
görmüşsünüzdür. Zira tek edebiyat sitelerinde çıkmadı. Twitter’da da gördüm. Vasiyet
etmiş ki, “Benden sonra 10 yıl, hakkımda konferans yapılmasın”. “Ne alaka?”
dediğinizi duyar gibiyim. Ama Umberto Eco’yu tanıyanlar için bu istek, hiç de
garip değil. “Neden?” derseniz. Onun bu tip sözlerine çevresindekiler alışıkmış
çünkü.
GÜLÜN
ADI POLİSİYE ROMAN DEĞİL
Ben haberi ilk
okuduğumda, “Bir yazar bunu niye ister ki? Aksine bir yazar kendisinden sonra, kendisi hakkında konuşulmasını istemez mi?” dedim. Ama Umberto Eco’nun bu tip
garip açıklamaları olan bir yazar olduğunu öğrenince, işin aslını anladım.
Umberto Eco, sevdiğim yazarlar arasında değildir. Bir kere en popüler romanı
olan Gülün Adı kitabını okumaya çalışmıştım. “Çalışmıştım” diyorum. Bunu mecaz
anlamda kullanmadım. Gerçekten okumaya çalıştım. Kitapta bir tane rahibin
öldürülmesi nedeniyle kilise bir dedektif tutuyor. Dedektif de katili bulmaya
çalışıyor. Böyle okuduğunuzda, “Ne güzel. İlgi çekici bir kitapmış”
diyebilirsiniz. Ben de öyle deyip, kitabı okumak için almıştım kütüphaneden. Ama
kitabı yarıda bırakmak zorunda kaldım.
SONUNU GETİREMEDİM
Aslında kitap
polisiye roman şeklinde, Hristiyanlık tarihini anlatıyor. Savaşları, doğuşu
falan. Eğer Hristiyanlık kültürüyle ilgili bilginiz yoksa, ilginiz yoksa, kitap
sizin için anlamsızlaşıyor. Bir kağnı gibi okuyorsunuz. Her kelimenin, her
cümlenin üzerinde, dura dura. Ama o tanımları bilmeden, üzerinde ne kadar
dursanız da, bir sonuç elde edemiyorsunuz. Bakın, tüm bunlara rağmen yine de
kendimi zorladım. “Bu kadar popüler olduğuna göre bir nedeni vardır” diyerek
sabrettim. Ama en sonunda, “Pes” dedim. Tabi bu kitap bana kötü bir referans
oldu. O kitaptan sonra da bir daha, ne o kitabı tekrar okumayı denedim. Ne de
Umberto Eco’nun bir başka kitabını okumaya yeltendim.
Foto kaynak:pixabay.com
Blog linki:yasamdanyazilar.blogspot.com
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder